Uçaklar, özellikle uzun mesafelerde seyahat etmenin en uygun yollarından biridir. Uçaklar sayesinde insan bir şehirden diğerine bir saatte gidebilirken, araba ile 5 saatten fazla zaman harcayacak. Bu taşıma türü uzun zamandır en güvenli olarak kabul edilmesine rağmen, çok sayıda insan bu taşıma yöntemini reddediyor.
Bu gerekli
Asıl sorun, internette veya sözde görgü tanığı hesaplarından bulunabilecek yanlış anlamalarda yatmaktadır
Talimatlar
Aşama 1
İlk. Uçakta çok az oksijen var. Bu yanılgı, uçakta şekerleme yapma arzusuyla ilişkilidir. Bazıları, havayollarının kabindeki oksijen konsantrasyonunu kasıtlı olarak azalttığını iddia ediyor. Her şey yolcuların çabucak uykuya dalması için. Bu elbette doğru değil. Durum böyle olsaydı, pilotlar ve uçak bakım personeli aynı durumda olurdu.
Adım 2
İkinci. Oksijen maskeleri bir kukladır. İnsanların maskelerin aslında aptal olduğunu düşünmelerinin nedeni açık değil. Ancak acil durumlarda her yolcu için yaklaşık 12 dakika oksijen hesaplanır.
Aşama 3
Üçüncü. Telefonlar ve elektronik cihazlar uçakta tehlikelidir. Hala bu yanılgıya inananlar için, uçuş sırasında dikkatli olmamız için elektroniği kapatmamız isteniyor. Tüm yolcuların perdeleri kaldırması istendiğinde, kalkış ve iniş sırasında dikkat özellikle önemlidir. Bu, eğer bir şey varsa, denizde bir şeyin nasıl olduğunu görebilmeniz içindir.
4. Adım
Dördüncü. Yıldırım bir uçağı vurabilir. Şu anda, yıldırım gemiye önemli bir hasar veremez. Üstelik onu yere ser. Tüm modern uçaklar paratonerlerle donatılmıştır.
Adım 5
Beşinci. Kemer sizi korumaz. Çok anlaşılmaz bir açıklama. Gerçekte, her şey tam tersidir. Kemer, kabinin basıncı düştüğünde sizi koruyacaktır. Sizi ve komşularınızı baş çarpmalarından kurtarın.